Turgut Özakman’ın 'Diriliş: Çanakkale 1915' Romanı Üzerine Akademik İnceleme
Diriliş Çanakkale 1915
Turgut Özakman’ın 'Diriliş: Çanakkale 1915' Romanı Üzerine Akademik İnceleme
Diriliş: Çanakkale 1915’te Tarih ve Kurgu Dengesi, Ulusal Kimlik ve Anlatı Teknikleri
Giriş
Turgut Özakman’ın Diriliş: Çanakkale 1915 adlı romanı, Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’nın savunma hattı olan Çanakkale Cephesi’ndeki mücadeleyi anlatan kapsamlı bir eserdir. 2008 yılında yayımlanan bu roman, özenli kaynak taraması ve zengin içeriğiyle dönemin en etkili kurgularından biri kabul edilmektedir. Bir edebiyat eleştirisine göre Diriliş, “ulusal Çanakkale hikâye kanonunun başyapıtı” olarak nitelendirilir. Özakman’ın belge ve arşiv çalışmalarına dayanan anlatısı, Çanakkale Savaşı’na dair resmi tarih söylemiyle kurgusal öğeleri birleştirir. Bu yazıda Diriliş romanında tarihsel gerçeklik ile kurmaca unsurların nasıl dengelendiği, Çanakkale Savaşı’nın Türk kolektif belleğindeki yeri ve ulusal kimlik inşasındaki rolü ele alınacak; ayrıca romanda kullanılan edebi anlatı teknikleri ayrıntılı olarak incelenecektir.
Literatür Özeti
Çanakkale Savaşı’nın edebiyatımızdaki yeri ve anma pratikleri üzerine yapılan araştırmalar, bu savaşın Türkiye’de millî hafızanın temel taşlarından biri olduğunu göstermektedir. Ali Gençoğlu (2015) gibi çalışmalarda, Türkiye’deki eğitim kurumlarında Çanakkale anlatılarının ulusal kimliğin kurulmasında işlevsel hale getirildiği vurgulanmıştır. Bu çalışmalar, okul tarih kitaplarının ve diğer eğitim materyallerinin Çanakkale destanı üzerinden “ortak geçmiş” miti oluşturduğunu ortaya koymuştur. Öte yandan, Çanakkale Savaşı edebiyatı konusunda 1990’lı yıllardan önce az sayıda roman bulunmaktadır. Özmen ve İnan (2024) gibi araştırmacılar, Türk romancılığının Çanakkale’ye ilgisizliğini dile getirmiş, ancak 2000’li yıllarda bu eksikliğin telafi edildiğini belirtmiştir. Bu çerçevede, Diriliş romanı hem hacim hem içerik olarak öne çıkmaktadır.
Özakman’ın “belgesel roman” olarak tanımlanan yaklaşımı, literatürde sıkça vurgulanmıştır. Örneğin Sipahioğlu (2018), Özakman’ın tarihi romanlarının uzun emek gerektiren belgelere dayandığını; sağlam kurgusu ve merak uyandıran anlatımıyla dikkat çektiğini belirtir. Bu eserlerin en az kurmaca, en çok gerçeği aktarma amacı taşıdığına işaret edilmiştir. Öğretim elemanlarının yaptığı araştırmalar da Diriliş’in tarih eğitimine katkısını göstermektedir. Altunay Şam ve İskender Kılıç’ın (2011) deneysel çalışmasında, Diriliş okuyan öğretmen adaylarının Çanakkale bilgileri anlamlı ölçüde artmış; romanın savaş konusunu daha iyi anlamayı sağladığı ve millî bilincin güçlendiği raporlanmıştır. Bu bulgular, Özakman’ın romanının sadece bir kurgu değil, aynı zamanda tarihî bir kaynak olarak da işlev görebileceğine işaret etmektedir.
Tartışma
Bu bölümde Diriliş: Çanakkale 1915’te tarihsel gerçeklik ile kurmaca arasındaki denge; Çanakkale Savaşı’nın kolektif bellekteki yeri ve ulusal kimlik inşasındaki rolü; ve romanda kullanılan anlatı teknikleri sırasıyla incelenecektir.
Tarihsel Gerçeklik ve Kurgu Dengesi: Özakman’ın romanı, tarihî olayları anlatırken kurmaca öğeleri minumumda tutmaya çalışmasıyla dikkat çeker. Yazar önsözde, eserdeki hayalî karakter sayısının “10’u geçmediğini” belirtmekte ve diğer tüm kişi ile olayların “gerçek belgelerden” alındığını vurgulamaktadır. Bu doğrultuda, Diriliş’te yer alan asker, komutan ve sivil karakterlerin büyük çoğunluğu arşiv belgeleri ve tanık ifadeleriyle doğrulanmıştır. Örneğin, Mustafa Kemal Atatürk, Liman von Sanders, Seyit Onbaşı gibi tarihî figürlerin roman boyunca serüveni ayrıntılı biçimde sunulur. Şiir, mektup ya da günlük gibi döneme ait belge, gazete kupürü gibi tarihî materyaller romanın kurgusuna dâhil edilerek anlatının inandırıcılığı artırılır. Sipahioglu (2018) tarafından aktarılan Aslankara’ya göre, Özakman’ın tarihî romanları “uzun zaman ve emek harcanarak ortaya konmuş belgelere dayanan yapıtlardır”. Bu belge odaklı yaklaşım, eserin kurmaca anlatısını belgelendirilmiş bir anlatıya dönüştürür; roman, eğitim açısından da zengin bir bilgi kaynağı işlevi görür. Bununla birlikte, az sayıdaki kurgusal karakter sayesinde hikâye dramatize edilerek okuyucunun merakı sürekli canlı tutulur. Aslankara’nın vurguladığı gibi Özakman’ın romanları “çok sağlam bir kurgulama” ve “okuru kamçılayan merak duygusu” ile örülmüştür. Özetle, Diriliş’te tarihî gerçeklik temel alınıp kurgu unsurları dikkatle örülerek denge kurulmuştur.
Çanakkale’nin Kolektif Bellekteki Yeri ve Ulusal Kimlik: Çanakkale Savaşı, Cumhuriyet tarihçiliğinde adeta bir ulus doğuşu destanı olarak görülür. Suavi Aydın (2015), bu konuda Kemalist ve İslamcı iki farklı mitolojik anlatıyı ayrıştırırken, Kemalist kanadın Çanakkale destanının başyapıtı olarak Diriliş romanını gösterir. Aydın’a göre, Çanakkale hikâyesinin temel temaları arasında Mustafa Kemal’in önderliği, cephede yaşanan büyük fedakârlıklar, “Seyit Onbaşı” gibi kahramanlık efsaneleri ve Türk milletinin Çanakkale’de ulusal bilince kavuştuğu anlatısı bulunur. Roman, bu temaları güçlendiren anlatı ögeleri içerir: Müttefiklere karşı kazanılan savunma, imkânsızlıklara karşı birlik ve beraberlik gibi vurgular, okuyucuda Çanakkale ruhunu pekiştirir. Altunay Şam ve Kılıç’ın bulguları da bu etkiyi destekler; Diriliş’i okuyan öğrencilerde “milletimizin… o günkü şartlara rağmen kazandığı zafer bilincinin” yerleştiği ve millî duyguların güçlendiği gözlemlenmiştir.
Akademik çalışmalarda, Çanakkale Savaşı anlatılarının toplum belleğindeki işlevi de incelenmiştir. Ali Gençoğlu (2015), eğitim kurumlarında kullanılan tarih kitaplarındaki Çanakkale bölümlerinin, ortak bir ulusal kimlik inşası için kolektif bellek malzemesi sağladığını belirtir. Diriliş romanı da bu bağlamda resmi tarih söylemini ve toplumsal belleği besleyen bir metindir. Roman, geçmiş kahramanlık hikâyelerini yeniden kurgulayarak yeni kuşaklara aktarır ve böylece milli ruhu canlı tutmayı amaçlar. Sonuç olarak, Diriliş’te anlatılan Çanakkale savaşı, Türk ulusal mitolojisinde “diriliş”le eş anlamlı bir yere sahiptir; hem cephedeki ayakta kalış ve zafer, hem de Cumhuriyet’in ideolojisine zemin hazırlayan bir “millî uyanış” olarak sunulur. Bu yönüyle roman, ulusal kimliğin oluşturulmasında kolektif belleğe hizmet eden anlatıların en bilinen örneklerinden biri olmaya devam etmektedir.
- Edebi Anlatı Teknikleri: Özakman’ın romanında öne çıkan başlıca anlatı teknikleri şu şekilde sıralanabilir:
- Belgesel Roman Yapısı: Diriliş, adından da anlaşılacağı üzere bir belgesel roman niteliğindedir. Gerçek olaylar kronolojik bir çerçevede, geniş bir bilgi tabanı kullanılarak aktarılır. Tarihî olgular, gazete kupürleri, mektup ve günlük alıntıları gibi çeşitli birincil kaynaklarla desteklenir. Roman boyunca çok sayıda dipnot yer alır; bu dipnotlar, metinde anlatılan olayların hangi arşiv belgelerine dayandığını belirtir. Ayrıca eser içinde savaşın yıllarını gösteren ayrıntılı bir kronoloji bölümü bulunması, romanın tarihî derinliğini artırır. Yazarın uzunca tuttuğu önsözde eserin araştırma süreci anlatılır ve kaynaklar listelenir; bu da eserin tarihî güvenilirliğini vurgular. Sonuç olarak, yapı itibariyle Diriliş geleneksel bir anlatıdan çok bir tarih kitabına benzer bir dokuya sahiptir.
- Kurgusal ve Gerçek Karakter Dengesi: Özakman, kurguya az sayıda hayalî karakter ekleyerek özgün bir anlatım yakalar. Romanın kurucularından olduğu belirtilen kurgusal karakterlerin sayısı “10’u geçmemektedir”. Diğer karakterlerin tamamı tarihî kişilerdir. Örneğin Hasan Tahsin gibi kurgusal yarbay rütbesinde bir kahramanın öyküsü, Nusret mayın gemisi mürettebatının birlik ve cesaretini yansıtır. Bu kurgu kahramanlar, savaşın genel seyrini okuyucuya duygusal düzeyde tattırmak için kullanılır. Kısacası, yazar tarihî gerçekliğe sadık kalırken, insanî boyutu öne çıkarmak için sınırlı oranda kurgusal öge ekler.
- Dil ve Üslup: Özakman’ın dili akıcı, anlaşılır ve kamusal bir niteliktedir. Roman, kronolojik anlatıyı sıkı bir kurguyla desteklerken, okuyucuyu sürekli merakta tutan bir gerilim barındırır. Aslankara’nın belirttiği üzere Özakman’ın eserleri “okuru kamçılayan merak duygusu” ve “dil bilinci” ile örülmüştür. Uzun cümlelerden kaçınılır, sade bir üslup kullanılır; bu sayede karmaşık savaş sahneleri bile anlaşılır kılınır. Karakterlerin diyalog ve monologları dönemin diliyle harmanlanarak sunulur. Dil kullanımındaki bu ustalık, romanın belgesel niteliğini yıpratmadan bir edebî metin olarak akıcılığını sağlar.
- Anlatıcı ve Bakış Açısı: Romanda hâkim bakış açısı üçüncü tekil kişidir, ancak anlatım çok sayıda kişinin perspektifini içerir. Zaman zaman bir komutanın, zaman zaman bir siper askeri ya da cephe gerisindeki bir subayın gözünden hadiselere tanıklık ederiz. Bireysel anektotlar ve küçük öykülerle büyük savaşa dair genel tablo oluşturulur. Böylece okurun algısı hem makro düzeyde savaşın gidişine hem de mikro düzeyde tek tek askerlerin duygularına açılır. (Bu anlatım tarzı, genel olarak belgesel romanın evrensel anlatı ilkelerine uygundur.)
- Sonuç
Sonuç olarak, Diriliş: Çanakkale 1915 hem tarihî belgelere dayanan gerçekçi bir savaş hikâyesi hem de bir milli mitos yaratma gayretidir. Özakman, romanda asgari düzeyde kurgu kullanıp kaynağa dayalı anlatımı ön planda tutarak tarihsel gerçekliği korur. Aynı zamanda savaşın insani yönünü vurgulamak için belirli olaylara ve kahramanlıklara edebî vurgu yapar. Bu sayede eser, tarihî bir anı olarak inandırıcılığını korurken, okuyucuda millî bilinç uyandıran bir anlatıya dönüşür. Çanakkale Savaşı, Türk toplumsal belleğinde kuşaklar boyu aktarılmış önemli bir olaydır ve Diriliş bu aktarımı güncel tutan en etkili anlatılardan biridir. Özetle, Özakman’ın romanda gerçekleştirdiği kurgu-gerçeklik dengesi, eseri hem bir tarih kitabı hem de epik bir destan gibi işlevsel kılar. Eserin edebî teknikleri ve toplumsal etkisi göz önüne alındığında, Diriliş’in Çanakkale Savaşı’nı yeniden inşa eden bir anlatı pratiği olduğu; dolayısıyla savaşın Türk ulusal kimliği içindeki konumunu pekiştiren bir metin olarak kabul edilmesi gerektiği sonucuna varılabilir.
Kaynakça
- Aydın, S. (2015). Çanakkale ruhu 2015. Birikim, (312).
- Gençoğlu, A. (2015). Türk ulusal kimliğinin kurucu bir öğesi olarak kolektif bellek: Okul ders kitaplarında Çanakkale Savaşı anlatıları. İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi, 41, 331-351.
- Şam, E. A., & Kılıç, P. İ. (2011). Tarihsel romanın eğitimsel işlevi üzerine bir çalışma: “Diriliş” romanı örneği. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 30(1), 123-144.
- Sipahioğlu, Z. S. (2018). Turgut Özakman. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Erişim adresi: https://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/turgut-ozakman

Leave a Comment